TÜRK MUTFAĞI, KENDİ DİLİNDE SUSMAYA MI BAŞLADI?

Türk Mutfağı, Kendi Dilinde Susmaya mı Başladı?

Dünya Türk Mutfağı Akademisi’nden güçlü bir uyarı geldi: “Dilini kaybeden bir mutfak, kimliğini de kaybeder.”

“Büyük milletler dillerine taparlar.
Neden?
Rahmetli Cemil Meriç’in dediği gibi:
‘Lügat namusumdur.’

Bir namus meselesi olarak telakki ederler büyük milletler dillerini.
Çünkü dil, aklın uzantısıdır.
Dilin ne kadar zenginse, ne kadar güçlüyse, o kadar akıllı kabul edilirsin.”
— Prof. Dr. Teoman Duralı

***

Peki...

Bugün Türk mutfak sanatlarının dili olan Türkçe ne durumda?

Kullandığımız teknikler, terimler, kavramlar hâlâ Türkçe mi?
Yoksa “confit, glaze, deglaze, infuse, sous-vide, julienne” gibi yabancı kelimeleri; Türkçe konuşurken ve yazarken sıkça kullanarak, farkında olmadan hem düşüncemizi, hem dilimizi, hem de mutfak literatürümüzü mü yabancılaştırıyoruz?

Türk aşçıları ve şefleri olarak, kendi meslek dilimize gerçekten ne kadar sahip çıkıyoruz?

Modernleşme, üretme ya da çağdaşlaşma adına; Türkçe karşılıkları olmasına rağmen, yabancı terimleri tercih ederek kendi değerlerimizi ve mutfağımızı, farkında olmadan yabancı hayranlığına mı kurban ediyoruz?

Dünya Türk Mutfağı Akademisi olarak biliyoruz ki:
Bir mutfak yalnızca tariflerle değil, diliyle, düşüncesiyle, kavramlarıyla ve ifade biçimiyle yaşar.

Kurucu Başkanımız Tolgahan Gülyiyen’in de vurguladığı gibi:

“Türk mutfak sanatlarının dili yozlaşırsa, mutfak da susar.
Dilini kaybeden bir mutfak, kimliğini de kaybeder.
Kimliğimizi korumak için, Türk mutfağının dili yabancı dillerin boyunduruğundan kurtarılmalıdır.”

DÜNYA TÜRK MUTFAĞI AKADEMİSİ

Türk mutfağı, kendi dilinde susmaya mı başladı?

? https://t.co/GpmimuFtGO

1/x#bilim #TürkMutfağı #Türkçe#MutfakDili #DilVeKimlik #TeomanDuralı #CemilMeriç pic.twitter.com/CTofmp4JmY

— World Turkish Cuisine Academy (@World_TCAcademy) June 23, 2025