EDİRNE'DEN HAKKARİ'YE KADAR YUNAN YOĞURDU

Bilgi: Resmî internet sitemizin kamuoyuna açılış tarihi, TMDH'nin ilan tarihi olan 7 Ocak 2020'dir.  Sitemizde bu tarihten önce yapılmış olan açıklamalar sosyal medya üzerinden kamuoyuna açık olarak paylaşılmıştır. Sitemizde yer almakta olan 7 Ocak 2020 öncesi tarihli tüm açılamalar aynı zamanda mevcut tarihleriyle kamuoyuna kapalı olan resmî internet sitemize de yüklenmiştir.

Liderimiz Tolgahan Gülyiyen, Musa Dağdeviren beyin yazdığı The Turkish Cookbook kitabını bizzat tek tek sayfa sayfa notlar alarak incelemiştir. Duyurular kısmında da belirttiğimiz gibi, gayretle, emek harcanıp gezilerek toparlanan ve bir araya getirilerek kitap halini almış olan bu yöresel Türk yemekleri çalışmalarını büyük bir memnuniyet ile karşılıyoruz. Bundan ötürü Musa Dağdeviren beyi tebrik ediyoruz. Ortaya çıkarttığı ve korumamızı sağladığı tüm reçeteler Türk mutfağına fayda ve katkı amaçlı tarafımızdan da arşivlenerek kullanılacaklardır.

Kitap içerisinde Edirne'den Hakkari'ye kadar 40 alanda bir çok yöresel Türk yemeği reçetesinde yer alan "Yunan yoğurdu-Bulgar ve Yunan beyaz peyniri" ifadeleri akıllarda bir çok soru işareti bırakmıştır. Özellikle Türkiye dışında  uluslararası bir alana hitap edilen, farklı dillere çevirilen bu çalışmada,  ayranımızdan, dönerimize kadar ilgili reçetelerde maalesef bu ifadeler kullanılmıştır.

Liderimizin bu konudaki detaylı fikirleri makaleler kısmında da yer almaktadır. Duyurular kısmında sayfa sayfa hangi yörelerde bu ifadelerin kullanıldığı bilgisine ayrıca yer verilmiştir.

Liderimiz, bu kitap hakkında bizlerle de şu fikirlerini paylaşmışlardır. "Maalesef bu haliyle, bu kitap uluslararası alanda bir çok kişide sanki bizlerin, ilgili bu ürünlerin başka ülkelere ait olduğunu kabul ederek, onayladığımız izlenimini ve intibasını oluşturmaktadır. Türk mutfağının en önemli ürünlerinin başında gelen ve bir çok yemeğimizde kullanılan yoğurdun böyle uluslararası önemli bir çalışmada, Dünya'da mutfağımızı temsil ettiği algısı oluşturularak bu şekilde neden sunulma gereği duyulduğu gibi sorular aklımıza gelmektedir. Uluslararası alandaki, ticari kaygılar veya kitap için lobi destekleri alabilmek, Türk mutfağının en önemli ürünlerinin önüne mi geçmiştir.  Yöresel Türk yemeklerimizde lazım olan yoğurt, bu şekilde bir Türk yemek kitabı adı altında başka ülkelere ait gibi tanıtılarak uluslararası alanda bizlerin elini güçlendirmekten ziyade başkalarının söylemini destekler bir halde Dünya'ya sunulmaktadır.

Kitap içinde yer alan diğer birçok reçetede sadece "yoğurt" ibaresi veya "süzme yoğurt" ibaresi de kullanılabiliyor iken neden Edirne'den Hakkâri’ye kadar 40 reçetede "Yunan yoğurdu" ibaresi kullanılma gereği hissedilmiştir? Hatta Dünyaca çok iyi tanınan ayran ve dönerimizde dahi bu ibareler kullanılmıştır. Yazar dışında başkası içeriğe müdahil olmuş mudur? Eğer bu kitap içinde "Yunan yoğurdu" ifadesi kullanılmamış olsaydı ve diğer reçetelerdeki gibi sadece "yoğurt" ifadesi yer almış olsaydı, bazı çevreler bu kitabı hala övecekler miydi? Türk yoğurdunu geçtik, birçok reçetede olduğu gibi sadece “yoğurt” denmiş olsa idi, bu kitap başarılı olmayacak mıydı ? Biz olacaktı fikrini düşünüyoruz.  Bu ibarelerin bu şekilde kullanılması tarafsız bir tutum olarak değerlendirilebilir mi? eğer tarafsız bir tutum ise kendi reçetelerimizde, yoğurdun Türk olmadığı tezini savunanların düşüncelerini destekler nitelikteki bu ifadeler bu haliyle taraflı bir tutum olarak anlaşılmaktadır ve bizleri düşündürtmektedir." diyerek tüm Dünya kamuoyuna bu konudaki düşüncelerini aktardı.

TMDH olarak bu konuyu ilerleyen zamanlar da tekrar ele alabileceğimizi belirterek, bu konuda herkesi bilinçlenmeye, bilgilenmeye ve düşünmeye davet ediyoruz. 

 

TÜRK MUTFAĞI DİRİLİŞ HAREKETİ

tmdh_logA.png

 

logologo3wtca1logo tolgahanzg logo