VEDAT MİLOR NEDEN 360 DERECE ÇARK ETTİ
SAYIN VEDAT MİLOR’E NE OLDU?
Son haftalarda Michelin yıldızları üzerine köşesinde yazmakta olan Sayın Vedat Milor'ün tüm söylemlerini bir analiz halinde bu çalışmada bulacaksınız.
Uzun yıllardır Michelin yıldızları ve yabancı mutfağı özentisi bir çizgisinin yanı sıra Türk mutfağı ile Osmanlı mutfağına alaycı dille hakaret söylemleri bulunanlardan Somer Sivrioğlu gibi isimleri de yaptığı açıklama ile desteklemiş olan ( “Osmanlı zamanında yemeklerde bulaşık detarjanı kullanılıyordu”- “Türk Mutfağı Dünya’da Saygı Gören Bir Mutfak Değil, Dünya’da İlk 10’a dahi giremez. Türk kültürü yazılı kültür değil, konuşma üzerine dayalı bir kültür. Fransızların ilk yemek kaynağı 1500’lere gidiyor. Bizim öyle bir uydurmasyon vardır ya ‘Osmanlı kaynaklarından aldık’ yok öyle bir kaynak !” Somer Sivrioğlu- BKNZ. KAYNAK) Sayın Milor son haftalarda Michelin yıldızlarının güvenilirliğini şaşırtıcı bir şekilde sorgulamaya başladı. Bizlerin uzun yıllardır sorguladığı konulardan sadece biri olan bu konuda elbette sorgulanacak husus bir tek güvenilirlik değildir.
14 Mart 2021 tarihinde bu konuda yazmaya başlayan Sayın Milor’ün o yazısını her ne kadar gündeme taşımayı düşünsek de arkasından gelecek yazılarının ne olacağını bekleyip görmek adına bunu o an için yapmayı kesinlikle doğru bulmamıştık. Bu konuda samimi olup olmadığını da ayrıca anlamamız gerekmekteydi.
Aşağıda yer verdiğimiz 14 Mart 2021 - 21 Mart 2021 ve 28 Mart 2021 tarihli Sayın Milor'ün yazılarının analizlerini yaptığımızda ortaya çok ilginç olduğu kadar da şaşırtıcı bir durumun çıktığına şahit olacaksınız. Özellikle bu yazıları konu bütünlüğü açısından değerlendirdiğimizde bizler ilgili meselede kendisinin samimi olarak maalesef elle tutulur cinsten net bir fikir ortaya koyamadığı sonucuna varmaktayız. Elde ettiğimiz bu sonuç ister istemez bizlerde şu fikri uyandırıyor: Acaba yazmak için yazı, söylemek için söz mü söylüyor, yani köşe yazısı olsun da bir biri ile tutarsızda olsa olur anlayışı ile kaleme alınmış yazılar mı ?
Bunun yanıtını bilemeyiz ancak söz konusu yazıların analizini yaptığımızda aşağıda yer vereceğimiz bazı önemli sorularla da karşı karşıya kalmaktayız.
Michelin yıldızları konusunda Sayın Milor'ün ilk yazısını okuyanlar “Sonunda doğruları ifade etmiş.” diye bir kanıya kapılabilirler. Ancak bu yazının ardından gelen yazılarında ise aynı konularda Sayın Milor’ün çark ettiğini ve michelin konusundaki ilk yazısında yer alan söylemleriyle çeliştiği gözlemlenmektedir.
14 Mart 2021 tarihi itibari ile 1.Yazısında Vedat Milor: “Eskiden Michelin’i güvenilir bir gastronomi rehberi yapan birkaç neden vardı. Hangi lokantaların rehbere gireceğine ve kaç yıldız alacağına karar veren müfettişler kimse tarafından tanınmıyordu.” Devamı… https://www.hurriyet.com.tr/yazarlar/vedat-milor/michelin-guvenilir-bir-rehber-mi-41762171
21 Mart 2021 tarihi itibari ile 2.Yazısında Vedat Milor: “Üç Michelin yıldızlı restoranların şefleri yatırımcılarla birlikte çokuluslu şirketlere dönüşüyor. Bunun sonucunda da ülke mutfaklarının geleneklere dayanan özellikleri kayboluyor. Bence Michelin kendi ayağına kurşun sıktı." Devamı… https://www.hurriyet.com.tr/yazarlar/vedat-milor/zirvede-standartlasma-ozelliklerini-kaybediyorlar-41767842
28 Mart 2021 tarihi itibari ile 3. yazısında Vedat Milor deyim yerindeyse çevir kazı yanmasın hesabına “Yıldızlar bize gelirse ülke mutfağı kazanır.” başlığı ile dönmüştür. Kendisinin aynı konuyla ilgili olarak bu konu başlığı altında yer verdiği sözleri şu şekilde olmuştur: “Michelin’in ünlü rehberine bizi de alması için can atan biri değilim. Öte yandan kararı ben verecek olsam cevabım her şeye rağmen “Evet” olur. Kazancımız kaybımızdan çok olur diye düşünüyorum. Neden böyle düşündüğümü açıklayayım...” Devamı… https://www.hurriyet.com.tr/yazarlar/vedat-milor/yildizlar-bize-gelirse-ulke-mutfagi-kazanir-41773563
İlk 2 yazsında uzun yıllardan beri savunduğumuz bazı haklı gerekçeleri eksikte olsa ifade edebilmiş olan Sayın Milor nedense son yazısında çark etmiş gözüküyor. İlk iki yazısında yer alan michelin yıldızlarının güven vermeyen bir hal aldığı ile ilgili söylemlerini 2. yazısında “Bence Michelin kendi ayağına kurşun sıktı.” gibi net ifadeler ile desteklemişti Sayın Milor.
Son olarak ise 3. yazısında “Yıldızlar bize gelirse ülke mutfağı kazanır.” başlığı kullanarak “Kazancımız kaybımızdan çok olur diye düşünüyorum.” diyen Sayın Vedat Milor’ün ilk iki yazısındaki söylem ve düşünceleri ile zıt bir şekilde 360 derece dönerek çark ettiği gözlemlenmektedir.
Vedat Milor neden michelin yıldızlarının güvenilirliğini sorguladı? Cevap: Bizlerinde uzun zamandan beri vakıf olduğu bazı konuları Sayın Vedat Milor’de sonunda anladığı, gördüğü ve bildiği için michelin yıldızlarını güvensiz olarak gerekçeleri ile açıklamıştı.
Vedat Milor michelin yıldızları ile ilgili olarak çok önemli bir konuda bizimde uzun yıllardır farkında olarak raporlarımızda yer vermiş olduğumuz bir konuyu 2. yazısında şu cümle ile açıklamıştı: “Ülke mutfaklarının geleneklere dayanan özellikleri kayboluyor.”
Yani michelin yıldızı adı altında ülke mutfakları ve onların mutfak kültürleri yozlaştırılıyor, adeta katlediliyor.
İşte Tamda Burada Vedat Milor ve Çelişkili Söylemleri İçin Aşağıda Yer Alan Bazı Sorular Kamuoyu Nezdinde Cevap Beklemektedir
1- Bizlerinde çok iyi bildiği michelin yıldızlarının güvenilirliğinin olmadığını kendisi de nedenleri ile net şekilde ifade etmişti. Sayın Vedat Milor acaba güven vermeyen bir şeyin Türk mutfağına zarar vermek dışında yemek kültürümüze elle tutulur ne gibi bir katkı katabileceğini düşünmektedir? (Not: Vedat Milor'ün ifadesiyle Türkçeye sokulmaya çalışılan ancak teknik olarak oldukça anlamsız olan kelime "Gastroturist' gelir")
2- Şu halde Sayın Vedat Milor michelin yıldızlarıyla ilgili olarak ilk iki yazsında yer alan haklı söylemlerinin aksine neden son yazsında 360 derece dönerek “Yıldızlar bize gelirse ülke mutfağı kazanır.” başlığı ile kesin bir ifade kullanmıştır? ya da kullanmak zorunda kalmıştır?
3- Yine Sayın Vedat Milor michelin gibi yapıların ülke mutfaklarının geleneklere dayanan kültürünü yok ettiğini çok iyi bilmektedir. Bunu da kendisi 2. yazısında açıkça belirtmiştir. Şu halde son yazısında neden ülke mutfağımız zarar görür demek yerine tamamen kendisiyle çelişerek “Yıldızlar bize gelse ülke mutfağımız kazanır” demiştir?
4- Güvenmediğiniz bir ürünü evinize bile sokmazken acaba Sayın Milor neden bu konularda önceki yazılarında oldukça net ifadeler kullanmış olmasına rağmen son yazısında 360 derece çark etmiştir?
5- İlgili konularda bazı şeylerin para ile satın alınabildiğini ve sektörde michelin yıldızlarının da aslında nasıl çalıştığını kendisi de çok iyi bilmektedir. Nitekim bu konularda kendisinin kaleme aldığı “Bas parayı al sırayı” başlıklı köşe yazısı içerisinden bir takım ifadeleri bulmakta mümkündür. Şu halde ilk iki yazısına nispeten Sayın Vedat Milor neden bu derecede kendiyle çelişmiştir?
Eğer ilgili konularda Sayın Milor bir cevap verebilirse bizlerde acaba Sayın Milor’e bir baskı mı yapılmıştır? sorusunu sormaya asla gerek kalmayacaktır diye düşünmekteyiz.
TÜRK MUTFAĞI DİRİLİŞ HAREKETİ
ARŞİV BAĞLANTILARI
29 KASIM 2019-TOLGAHAN ŞEF (vs) VEDAT MİLOR
NE OLMUŞTU: Bir süre önce yemek yazarlığı ve eleştirmenliği çizgisinden çıktığı için Sayın şefimiz Tolgahan Gülyiyen bu konuyla ilgili olarak kendisinin sosyal medya platformu üzerinden Sayın Vedat Milor ile kısa süreli bir münazara gerçekleştirmişti. Bu münazara Sayın Vedat Milor’ün maalesef ki tüm yorumları silmesi ile sonuçlanmıştı. Bu münazara ve olaylar üzerine bir makale kaleme alan Sayın Tolgahan Gülyiyen’in o yazısı bazı haber sitelerinde sosyal medyadan alınarak “Türkiye’de böyle yazı yazabilecek kaç şef var” gibi söylemlerle, başlıklar ile yayımlanmıştı.
Türkiye’de yemek eleştirmeni olarak veya gurme olarak tanınan Sayın Milor, bu çizgisinden çıkarak 3 michelin yıldızlı bir şef ile masasında yaşadığı diyalog üzerinden yurt dışındaki şeflerin karakterlerini bir yargıç gibi yargılama cüretinde bulunmuştu. Sayın Milor Yurt içindeki şeflerimizi ve aşçılarımızı da “Bir türlü dik duramıyorlar” gibi söylemleriyle deyim yerindeyse hor görmüştü. Sayın Şefimiz Tolgahan Gülyiyen ilgili konulara asla sessiz kalmamış ve kendisinin yemek eleştirmenliği çizgisinde kalması gerektiğini Sayın Milor'e açıkça iletmişti. Sayın Gülyiyen, Söz konusu paylaşım üzerinden Sayın Milor ile gerçekleştirdiği bir münazarada Sayın Milor’e bazı örnekler vererek kitap önerisinde de bulunmuştu. Sayın Milor ise örnekler ve kitap önerisine kaba bir şekilde “Küstah” olarak karşılık vermişti. Sayın Gülyiyen’in buna tepkisi ise “Kitap önermek, okumayı tavsiye etmek küstahlık oldu.” dedikten sonra; Sayın Vedat Milor’e açık bir şekilde “Bulyon reklamında oynayan gurme olmaz, dünyayı araştırın, gerçek gurme veya yemek eleştirmenlerine bakınız. Birçoğu gittikleri yerlerde tanınmamak için köşe yazılarında bile yüzlerini gizlerler. Sadece adlarını veya takma isimlerini yazarlar. Meşhur olmak için, gittiği yerde tanınmak için can atan ve çizgisinden çıkarak ehil olmadığı konularda da yazan bir yemek yazarı ya da eleştirmeni olmaz.” Şeklinde düşüncelerini ifade ettikten sonra sektörde oldukça yankı uyandıran bu makaleyi yazmıştı.
29 OCAK 2021-SOMER SİVRİOĞLU'NA VEDAT MİLOR'DEN DESTEK
14 MART 2021-MİCHELİN YILDIZLARI GÜVENİLİR BİR REHBER Mİ?
21 MART 2021-ZİRVEDE STANDARTLAŞMA-ÖZELLİKLERİNİ KAYBEDİYORLAR
28 MART 2021-YILDIZLAR BİZE GELSE ÜLKE MUTFAĞIMIZ KAZANIR
HARİCİ KAYNAK BAĞLANTISI