VEYİS DURDU BEYE ÖZEL TEKELLEŞMEYİ AÇIKLAMASI İÇİN ÇAĞRIMIZDIR
VEYİS DURDU BEYE ÖZEL TEKELLEŞMEYİ AÇIKLIĞA KAVUŞTURMASI ÇAĞRISINDA BULUNUYORUZ
TÜRK MUTFAK DÜNYASINDA SÖZÜNÜ ETTİĞİ O TEKELCİLERİ VEYİS DURDU BEY DE AÇIKLASIN
Sosyal medya platformu Facebook üzerinde yer alan bir konuda 5 Şubat 2021 tarihinde aşağıdaki açıklamayı yapan Sayın Veyis Durdu beye bir çağrıda bulunmak istiyoruz. Bizimde uzun yıllardır bilgi sahibi olduğumuz ve bu konuda en başından beri açık şekilde isim belirtmekten çekinmeden mücadele verdiğimiz ve sizin de geçenlerde bahsini ettiğiniz Türk mutfak dünyasındaki "Özel Tekelleşmeyi" lütfen kamuoyuna tüm çıplaklığı ile açıklayınız.
Ayrıca lütfen Sayın Tolgahan Gülyiyen'in 31 Ocak 2021 tarihinde kaleme almış olduğu "Mutfağımızdaki Kuru Kalabalıklar" başlıklı yazı dizisini en başından sonuna kadar okumanızı öneriyoruz. Özellikle o yazı dizisi içerisinde yer alan "İsim ver isim" konusunu bilhassa bu gün sizin de okumanızı rica ediyoruz.
Veyis Durdu Beye Ait İfadeler
“Polemiklerden uzak durmaya özen gösteriyor doğru işleri yapanlara doğruları konuşanlara teşekkür ediyorum.
Bir çok ortamda dile getirdim. İnsanlar bunu dile getirmekten sakınıyorlar.
Türk mutfak dünyasında maalesef özel bir TEKELLEŞME VAR.
Son 20 yıldır sahne aynı , aktörler aynı , roller aynı maalesef Türk Mutfağının durumu ve konuşulanlar aynı. ( gazete küpürleri arşivlerle )
Çok zeki ve eğitimli olmaya gerek yok
Sahnenin , aktörlerin ve rollerin değişmesi gerektiği aşikar.
Daha analitik bir bakış açısı ve pro aktif bir tarz gerekmekte. Mesleki ve konu itibarıyla entellektüel sermayesi güçlü bu davaya değerlerine sarsılmaz bir inançla bağlı vizyonerlerin ve inovasyon zamanı çoktan gelmişti geçiyor.
Saygılarımla” VEYİS DURDU-5 Şubat 2021-Facebook
Sayın Veyis Durdu yazdığınız yorum ve açıklamanız aşağıdaki konularda soru işaretleri bırakmıştır ve bizler bu konularda kamuoyu nezdinde bir açıklama beklemekteyiz.
1-Birçok kişi gibi yıllardır sadece imalar üzerinden bazı açıklamalar yapmak yerine neden bu kişileri açıklamadınız ve Türk mutfağına verilen zarara sessiz kaldınız?
2-Kendi aranızda bu kişilerin sizin de bildiğiniz özel tekelleşmelerini konuşmak yerine neden Türk mutfağına ve geleceğimiz olan insanlarımıza zarar veren, hatta onları kendi deyimleriyle piyasadan silenlerin yanında zaman zamanda olsa sizde yer aldınız?
3-Sizin de ifade ettiğiniz gibi neden insanların dile getirmekten zorlandığı konuları siz birçok ortamda dile getirirken bunların sorumlularını da açık şekilde isimleriyle beraber ifade etmekten çekindiniz veya sizi bu çekinceye iten sebepler nelerdi?
4-Belirttiğiniz konularda neden açık olarak tavrınızı belirtmediniz ve ilgili kişileri onaylamadığınızı insanlarımızla, aşçılık camiamız ile gerektiği şekilde paylaşmadınız?
5-Sözünü ettiğiniz gerçek kişilerin veya tüzel kişilerin Türk mutfağımıza verdikleri zararları görmenize, bilmenize rağmen bu konulardaki zararı önleyebilmek adına milli mutfağımız ve geleceğimiz için ne gibi bir çaba ya da çalışma içerisine girdiniz?
6-Bahsini ettiğiniz zararları Türk mutfağına ve gelecek nesillerimize verenlerle ilgili çalışmalar yapmanız durumunda toplum önünde çekindiğiniz konu polemik oluşturuyor algısı mıydı? Veya hangi olası önyargılı algılardan çekindiniz?
7-Yoksa sizler polemik değil ancak gerçek anlamda delillere dayanan münazaraya dayalı akademik çalışmalar oluşturdunuz da Türk mutfağının, camianın yani dolayısı ile bizlerin bundan haberi olmadı mı?
Bizler yukarıdaki ifadeleriniz içinde yer alan doğruları ima yoluyla anlatan ifadeleriniz ile ilgili olarak samimi fikir ve görüşlerimizi açık şekilde belirtmekteyiz. Elbette ilgili konuda bu güne kadar olduğu gibi isim vermeden yine sessiz kalmakta özgürsünüz. Ancak bu konularda bilgi sahibi olduğunuzu anladığımız ilgili ifadeleriniz üzerine bunları daha da açarak açık olarak Türk mutfağı ve onun geleceği için konuşmakla sorumlusunuz diye düşünüyoruz.
Sayın şefimiz Tolgahan Gülyiyen'in uzun yıllardır savunduğu Türk mutfağı davamızın arşiv kayıtlarında yer alan aşağıdaki düşüncelerinin sizin tarafınızdan da bilinmesi gerektiğine inanıyoruz.
Yine aynı şekilde kendisinin aşağıdaki düşüncelerinin özellikle sizler gibi susmuş ya da susturulmuş olanlar tarafından çok iyi bilinmesinde Türk mutfağının geleceği için büyük fayda vardır diye düşünmekteyiz.
7 Ocak 2020-TMDH ARŞİV
"Eğer herkes üzerine düşen sorumluluğu samimi olarak cesaretle ve gerçekten Türk mutfağı davasını savunarak yeterince yerine getirmiş olsaydı, şahsıma geçmişte yapılanlar başta olmak üzere benzer adaletsiz uygulamalar asla yapılamazdı. En değerli insanlarımız, özellikle gençlerimiz her anlamda Türk mutfağına çok daha büyük katkılar sağlayabilirlerdi. Onların önü kesilmemiş, yönleri değiştirilmemiş ve bazılarının deyimi ile o insanlarımız piyasadan silinmemiş olsaydı; bizler bu gün çok daha başka şeyleri konuşuyor olurduk. Yine içimizdekilerin çoğu bu zulümlere sessiz kalmamış ya da bu zalimlere çanak tutmamış olsalardı; Türk mutfağı bu gün hem yurt içinde, hem de yurt dışında çok daha başka konumlarda bulunabilirdi. Bu anlamda geçmişten günümüze kadar bazı gerçekleri bilmelerine rağmen ilgili tüm konuları açık olarak ifade etmemiş olanlar veya zaman zaman sadece kendi menfaatlerine dokunulduğunda bu konuları ima yolu ile bazı şeyleri dile getirmiş olanlar; tarih önünde de Türk mutfağı karşısında sorumludurlar.
Mesleğimizin hangi dalında görev yapmakta olurlarsa olsunlar geçmişten günümüze kadar bize dokunmayan yılan bin yaşasın anlayışı ile bu konulara eğilmiş olan herkes Türk mutfağının ve bizlerin içinde bulunduğu durumlarla ilgili olarak sorumluluk payına sahiptir. Bu sorumlular arasında elbette daha önce de bahsettiğim bazı konuları en ince detaylarına kadar bilen o sektörel gazeteciler dahi vardır. Umulur ki bu konularda ilgili kişiler bundan sonra daha cesaretli olarak tüm gerçekleri açık şekilde aziz Türk milletiyle paylaşırlar.
Yıllardır olduğu gibi bazılarının önemli konularda belirli çerçevede isim vermeden üstü kapalı olarak yaptığı bazı imalı açıklamaları Türk mutfağına asla katkı sağlamamaktadır. Aksine böyle davranarak Türk mutfağına uzun yıllardır büyük zararlar verilmiştir.
Bazılarının belirli aralıklarla dillerine doladıkları ancak özünü ise tam olarak kavrayamadıkları Türk mutfağı davası öyle laf olsun diye söylenebilecek bir dava asla değildir. Bu davaya samimi olarak hizmet etmek isteyenler; Türk mutfağına zarar verenleri insanlarımıza gerçekler üzerinden açık şekilde isimlerle anlatmalıdırlar.
Yine "Türk mutfağı" ile "Dava" adını yan yana getirenler her şeyden önce en az şahsımın 20'li yaşında dahi gösterdiği o cesareti göstermelidirler. Sonra bizlerde kendilerince "Dava" diyenlerin ne kadar samimi olduklarını görüp anlamış oluruz.
Bizler hepimiz Türk mutfağı olarak bize zarar veren uygulamaların bir daha yaşanmamasını ve gelecekte en faydalı insanlarımızın benzer konularda yine aynı mağduriyetleri yaşamamalarını temin edecek çalışmaları da oluşturmakla sorumluyuz.
İnanınız ve emin olunuz ki; tarih önünde hiç kimse burada yer alan konular dışında Türk mutfağına daha büyük bir hizmette asla bulunamayacaktır. Bu gerçek hiç kimsenin değiştiremeyeceği tarihi bir hakikattir. " Tolgahan Gülyiyen - 7 Ocak 2020-TMDH ARŞİV
TÜRK MUTFAĞI DİRİLİŞ HAREKETİ
TMDH oluşturduğu tüm çalışmaları veya yayınladığı tüm içerikleri muhataplarına her zaman iletmektedir. Bu güne kadar sitemiz üzerinde çalışmalarımız içerisinde yer alan gerçek kişilerin veya tüzel kişilerin cevap hakları her zaman bulunmaktadır. İlgili kişiler cevaplarını bizlere iletmeleri durumunda bu cevapların yayınlanacağının garantisini TMDH olarak bilzer her zaman vermekteyiz.
Konuyla ilgili olabilecek Arşiv Bağlantıları;
28 ARALIK 2019-LİDERİMİZ RÖPORTAJ TEKLİFİNİ REDDETMİŞTİR
23 EYLÜL 2020 ZEKİ AÇIKÖZ’ÜN TAFED’İ
2 ARALIK 2020 MEHMET YALÇINKAYA VE ALAATTİN YALÇINKAYA
MUTFAĞIMIZDAKİ KURU KALABALIKLAR
SUS ! KAPATIVER GÖZLERİNİ DEME...!
YOĞURDUNUZUN KOKMADIĞINI BİLMEYEN KALMADI