BEN 19 YAŞIMDA MİLLİ TAKIM KAPTANI SEÇİLDİĞİ HÜRRİYETTEN DUYURULAN TOLGAHAN
Bilgi: Resmî internet sitemizin kamuoyuna açılış tarihi, TMDH'nin ilan tarihi olan 7 Ocak 2020'dir. Sitemizde bu tarihten önce yapılmış olan açıklamalar sosyal medya üzerinden kamuoyuna açık olarak paylaşılmıştır. Sitemizde yer almakta olan 7 Ocak 2020 öncesi tarihli tüm açılamalar aynı zamanda mevcut tarihleriyle kamuoyuna kapalı olan resmî internet sitemize de yüklenmiştir.
Görselde yer alan milli takım üniforması üzerindeki logo kapatılmıştır. Keza bu konu sadece ilgili üniforma üzerindeki tüzel kişilik dışında başka tüzel kişilikleride ilgilendiren bir konudur. Amacımız asla hiç bir kurumu karalayarak, yıpratmak gibi bir amaç değildir. Bundan ziyade bizlere yapılmış haksızlıkları ve zalimliklerin nedenleri üzerine engellenmiş fikirlerimizi söylemektir. Türk mutfağına faydalı olmak adına "biz" diyenlerin ve hiçbir gencimizin istikbalde bir daha böylesi zalimliklere maruz kalmaması için mücadele ederek azimle ve kararlılıkla çok çalışmaktayız.
“Ben 19 Yaşımda Milli takım kaptanı seçildiği hürriyetten duyurulan Tolgahan’ım” dedi.
TMDH Lideri hürriyet’in haberine atıfta bulunarak "19 yaşımda iken milli takım kaptanı seçildim. Sonra ne oldu da bu aşçılık camiası, Zeki Gülyiyen'e cephe aldı? Ben o görevde asla bulunmadım ve sadece verilen o ceket kaldı. Zaten babam'dan sonra da bütün kapılar bir anda kapanıverdi ?" diye sordu.
Tolgahan Gülyiyen sektörel anlamda da kafasındaki bazı soruları ardı ardına sıraladı.
Babamın haklı bir tepkisi vardı.
" Bekir Erçoban ustaya yapılan ayıplar ve yapılamayanlar, tüm bu rezillikler için babamın haklı bir tepkisi vardı. Tıpkı babamın ölümünden sonra Bekir Usta'nın telefonda bana dediği şu cümleden de anlaşılacağı gibi "BENİ DİLENCİ GİBİ ORTAYA ÇIKARTTILAR" evet babam bu konuda tek konuşan kişiydi."
O hep "BİZ" demişti ve "BİZ" diyenlerin önünün açılmasını arzulamıştı.
"Ayrıca babam birlik olunması adına, adamcılık yapılarak bir çoğunun hakkına girildiğini ifade eden diğer haklı yazıları ve tepkileri olduğu gibi içinden geldiği dürüstlükle, açıklık ile samimiyetle dile getiren sektördeki tek isimdi. O hep "BİZ" demişti ve "BİZ" diyenlerin önünün açılmasını arzulamıştı. Tüm bunlar Zeki Gülyiyen'e yapılan haksızlıklarda sessiz kalınmasına bir neden miydi? Tüm bunlar babama düşman kesilmeye mi yol açtı? ve Tüm bunlar, onun beni yetiştirdiği manada benimde yazılar yazmaya başlamam ile birlikte Zeki Gülyiyen'e yapılanların; ondan sonra onun oğluna yapılan bu zalimliklerin ve haksızlıkların şiddet ile devam etmesine bir sebep mi olmuştur?"
Maalesef Bana yaşatılmış tüm zalimliklerde sektörde her kesimden birilerinin dolaylı bir şekilde ilgisi ve parmağı vardır.
"Bana yaşatılmış tüm zalimliklerde sektörde her kesimin dolaylı bir şekilde ilgisi vardır. Bu sıkıntılar tek taraflı yaşatılmamıştır. Tek taraflı olmamıştır. Sektörde güya sözü geçenlerin temsilciliklerini yapanların, hatta bir çoklarının çok iyi tanıdığı aşçıların, şeflerin, "Bir Zeki Gülyiyen daha istemiyoruz, Biz onu idare ediyorduk" demesi ve bu zihniyet nasıl açıklanabilir? Zeki Gülyiyen'in ölümünden sonra onu idare ediyorduk demek hangi anlayışla bağdaşmaktadır ? Sizler idare edecek bir pozisyonda asla değildiniz, o konumda olacak kişiler hiç değildiniz. Hele bu onun ölümnden sonra haddinizi bilmeden ağzınıza aldığınız Zeki Gülyiyen ise, o konumda asla değildiniz. Siz kim Zeki Gülyiyen'i idare ediyorduk demek kim... Hem siz neyi idare ediyorsunuz, Siz daha başka hangi işlerinizi böyle idare ettiniz ve ettiğinizi düşündünüz ?" diye haklı sorular soran Liderimiz, ayrıca babasına Milli takım kaptanlığı konusunu sorduğunda, Zeki Gülyiyen’in kendisine şu ifadeyi kullandığını söyledi. “ onlara çok büyük tepki verdim adamcılık ve ayrımcılık yaptıkları için..."
Bu konudaki açıklamasını sektörel anlamda engellenerek sorulmasına asla izin verilmemiş ve kafasında yıllardır kalmış bu sorular ile bitirdi.
TÜRK MUTFAĞI DİRİLİŞ HAREKETİ