HODRİ MEYDAN DİYORUZ
Sayın şef Tolgahan Gülyiyen ile şef Necip Ertürk arasında geçmiş olan münazaradan sonra arkadaşlarımız “Çalışmalarımızdan memnun olmayanlara sesleniyoruz.” başlıklı bir sosyal medya paylaşımı yaparak ortaya koyduğumuz tezleri, çalışmaları çürütebilecek tek bir kişi ya da gruplar var ise hepsine hodri meydan diyoruz demişti. Bu konuda arkadaşlarımızın açıklamasından sonra Sayın Tolgahan Gülyiyen aşağıdaki yazılı açıklamasını bu gün sosyal medya hesabından paylaşmıştır.
SAVUNDUĞUMUZ DEĞERLERLE İLGİLİ OLARAK ASLA TAVİZ VERMEYECEĞİZ
Bazı insanların konumları ve temsil ettikleri makamlar asla belirsizlik kaldırmaz. Buralarda net tavır ve ifadeler gerekir. Gerek geçmişte efsane şefimiz Aydın Yılmaz’ın gerekse efsane şefimiz Zeki Gülyiyen’in sektördeki bazı zararlılara ve bazı konulara olan yaklaşımlarını ben asla hiç bir vakit sergilemeyeceğim. Bu konularda ve savunduğumuz değerlerle ilgili olarak da asla taviz vermeyeceğiz.
TÜRK MUTFAĞINA HİZMETİ KİŞİSEL MENFAAT KAZANMAYLA KARIŞTIRMAYINIZ
Bu sektörde biri der ben 40 yıl çalıştım. Biri der ben 60 yıl Türk mutfağına hizmet ettim. Sonra sorduğumuz sorular karşısında cevap bulamazlar. O halde sizin 40+60=100 yılınızı alır, ikinizi de üst üste koyup bazı sorular sorarız. Türk mutfağına bu yıllar içinde ne kattınız, gelecek nesillerimize kimleri, hangi mutfak kültürlerini özendirttiniz? Yurt dışında ya da içinde kaç Türk mutfağı ustasını yetiştirip bize ve mutfağımıza kazandırdınız? Geçmişte kaç proje ürettiniz, ne hedefler koydunuz bu gün hangisini gerçekleştirdiniz? Türk mutfağına gerek yurt içinde gerekse yurt dışında hangi politika ve stratejileri kazandırttınız? Türk mutfağına ne gibi elle tutulur bir katkı sağladınız gibi devam eden soruları sorduğumuzda cevap veremiyorsanız, orada bir yanlışlık var demektir. Bu söz konusu yılları sadece kendinize dünyalık kazanmak İçin çalışmışsınız demektir. Türk mutfağına hizmeti kişisel menfaat kazanmayla karıştırmayınız.
HİÇ KİMSE KUSURA BAKMAYACAK!
SİZİN O KİŞİSEL MENFAAT VE DÜNYALIK TOPLADIĞINIZ YILLARI İKİYE BÖLER, ELDE ETTİĞİMİZ SAYIDAN ÇIKARTIRIZ. GERİYE İSE KOCAMAN BİR SIFIR KALIR.
O SIFIRIN YANINA SİZ BİR KOYMAMIŞSINIZ
Siz yıllarca Türk mutfağına hizmet ettik dersiniz ancak açtığınız, sonrada kapatmak zorunda kaldığınız Fransız restoranları ya da Fransız özentiliği ile onca yılı taçlandırmışsınızdır. Bu durumda da hiç kimse kusura bakmayacak sizin o kişisel menfaat ve dünyalık topladığınız toplam 100 yılınızı alır ikiye böler, elde ettiğimiz sayıdan çıkartırız. Geriye ise kocaman bir sıfır 0 kalır. O sıfırın yanına siz bir koyamamışsınız. Onu koysaydınız belki o sıfır bir anlam ifade ederdi. Ama o da yok. O yüzden değeriniz bizim nezdimizde Türk mutfağı İçin tamamen sıfır olur. Yabancılar veya Fransızlar nezdinde sizin gibi olanlar ve sizler takdir görürsünüz. O da bizim nezdimizde asla bir anlam ve değer ifade etmiyor.
OYUN İÇİNDE OYUN KURANLARIN OYUNLARINI ALLAH’IN İZNİYLE BAŞLARINA GEÇİRECEĞİZ
O yüzden ben ne değerli efsane şefimiz Aydın Yılmaz gibi, nede değerli öğretmenim, efsane şefimiz Zeki Gülyiyen gibi olmayacağım. Onlara yaptıkları gibi; oyun içinde oyun kuranların, o oyunlarını bize kurmaya kalkanların başına ALLAH’ın izni ile geçireceğiz. Herkese gerçekten hak ettiği değeri ve karşılığı vereceğiz. Eğer bu yoldan dönersek yediğimizde, içtiğimizde aldığımız nefeste bize haramdır. Bilge atalarımızın ve temsilini üstlendiklerimizin bu kutlu yolundan ve davalarından herhangi bir dünyevi çıkar İçin dönüp geriye bakmakta ar, onların yolunda ilerlemekte şeref vardır. Asla sözünden ve yeminlerinden dönenler olmayacağız.
Arkadaşlarımızın söz konusu açıklamaları;
Çalışmalarımızdan Memnun Olmayanlara Sesleniyoruz
Şimdiye kadar münazara yaptıklarımız ve er meydanından makul cevaplar veremeden çekilenler ya da kaçanlar listesi;
Vedat Milor
Zeki Açıköz ve TAFED Yönetimi
Necip Ertürk
HODRİ MEYDAN DİYORUZ
Çalışmalarımızdan memnun olmayan ve bunlar arasında sözde Türk mutfağı diyen A’dan Z’ye herkese sesleniyoruz;
Türk mutfağına yıllarca gerek bazı şahıslar tarafından gerekse bazı tüzel kişilerce verilmiş olan zararların nedenleri, müsebbipleri gibi konularda aradığımız cevaplara gerçek manada elle tutulur mantıklı ve bilimsel bilgilere dayandırılabilecek tarzda yanıtlar verebilecek tek bir kişi ya da gruplar var ise; TMDH olarak bizler bu konularda bize makul açıklamalar yapabileceklere hodri meydan diyoruz.
Ortaya koymuş olduğumuz tezleri, fikirleri ve Türk mutfağı doktrinimizi işlerine gelmediği için çekemeyenler, bu çalışmalarımızdan memnun olmayanlar biz sizi duyuyoruz, siz ise bunları okuyorsunuz. Tamamen Türk mutfağının çıkarlarını düşünerek ortaya koyduğumuz bu çalışmalarımızı, tezlerimizi kısacası doktrinimizi aranızdan çürütebilecek tek bir kişi bile olur ise bu konuyu değerlendirmekten ve dünya kamuoyu önünde tüm çıplaklığı ile ele almaktan Türk mutfağı adına büyük onur duyacağız. Bu konularda ister grup olarak, isterseniz bireysel olarak karşımıza çıkmakta özgürsünüz. İşte size hodri meydan. Yok eğer biz meydana çıkmayız diyenlerseniz o halde biz çalışmalarımızı sizlerin Türk mutfağına verdiği zararlar ile işlemeye zaten devam edeceğiz. O vakit biz sizden söz edene kadar olduğunuz yerde kalmaya devam ediniz. Çünkü biz ilerlemekte şeref vardır diyenleriz.
(“Kişinin gücü günün birinde tükenir, ama bilgi yaşar. Bilginin ışığı, kapalı gözlerden bile içeri sızar, aydınlığa kavuşturur. Hayvan ölür semeri kalır; insan ölür eseri kalır. Gidenin değil, bırakmayanın ardından ağlamalı... Bırakanın da bıraktığı yerden devam etmeli.” Şeyh Edebali
“En büyük savaş, cahilliğe karşı yapılan savaştır” Mustafa Kemal Atatürk / Milletimiz çok büyüktür. Hiç korkmayalım. O esaret ve aşağılığı kabul etmez. Fakat onu bir araya toplamak ve kendisine: “Ey millet sen esaret ve aşağılığı kabul eder misin ?” diye sormak lazımdır." Mustafa Kemal Atatürk
TÜRK MUTFAĞI DİRİLİŞ HAREKETİ