TEHDİTLERİN YIL DÖNÜMÜNDE SİLDİKLERİ GİBİ GİDERLER DEDİ

26 Ağustos 2010-2020

``Bu gün TMDH’nin resmî kuruluşunun tam 10.yılı kutlu olsun.``

TMDH Lideri Sn. Tolgahan Gülyiyen

11 YIL SONRA TEHDİTLERİN YIL DÖNÜMÜNDE SİLDİKLERİ GİBİ GİDERLER DEDİ

Liderimiz sayın Tolgahan Gülyiyen 11 yıl önce bu gün 26 ile 30 Ağustos arasında maruz bırakıldığı tehditlerin yıl dönümünde bazı açıklamalarda bulundu. Yıllar önce yapılan "piyasadan silinirsin" tehditlerini yapanlara verdiği 11 yıl önceki cevabını paylaştı. Açıklamasına Türk mutfağı için her alanda kararlılık vurgusu yaparak devam eden Gülyiyen; 30 Ağustos'da TMDH olarak bir projemizi daha açıklayacağız dedi. Projenin detaylarına girmeyen sayın Tolgahan Gülyiyen yıllar önce Türk mutfağı için düşündüğü tüm bu projelerin ülke mutfağımıza zamanla önemli bir vizyon katacağını ifade etti.

"2020 yılı içerisinde uzun yıllar önce belirlediğimiz gibi Türk mutfağı için projeler açıklamaya ve önemli bir vizyon ortaya koymaya kararlılıkla devam edeceğiz. 2020 Türk mutfağıı yılı aynı zamanda Türk mutfağının zafer yılıdır. 26-30 Ağustos ise Türk mutfağının zafer bayramıdır." ifadelerini kullandı.

Sn. Tolgahan Gülyiyen tam olarak 11 yıl önce bu gün üniversite birincisi olarak Yunanistan’da çalışmalar yürüttüğü sırada Türk mutfağına hakaret ederek usta ve çırak ilişkisine ters düşen tarzda ifadeler kullanan ve sözümüz ona bu günlerde oldukça tanınan bir şef olarak gösterilen ilgili kişi için bir yazı kaleme almıştı. Bu kişinin Türk mutfağına hakaret içeren yazısına saygı çerçevesinde cevap olarak yazılan yazının çeşitli haber sitelerinde yayımlanmasından sonra Sn. Tolgahan Gülyiyen’in fikir ve düşünceleri birçok kişi tarafından tebrik edilmişti. Kendisine tebrik ve kutlama mesajları atanlar arasında bu kişinin yakın akrabası olduğunu belirten, aynı zamanda da Türkiye Aşçılar federasyonu yönetiminde yer alarak uzun yıllardır bu meslekte olduğunu belirten bir kişi de bulunuyordu.

Dostane bir yaklaşımdan sonra birden bire tamamen farklı bir kimliğe bürünen bu kişinin akrabasının yanında olarak onun adına hareket ettiği ve çeşitli tehditleri sırtlarını dayadıkları federasyondaki konumlarından güç alarak yaptıkları kendi mesajlarından da anlaşılmıştır. Bu kişilerin gerçek yüzünü sonradan fark eden sayın Tolgahan Gülyiyen sektöre dair bir çok konuyu bu dönemde maruz kaldığı bu tehditlerle yaşayarak öğrenmiştir. Bu konularda kendilerinin yaptığı haksızlıkları yazacağını ifade ettikten sonra ise telefon görüşmesi talep eden bu kişiler; tehditleri daha da ilerleterek rahmetli efsane şefimiz Zeki Gülyiyen'in yokluğunu fırsat bilircesine onun sağlığında kuramadıkları "biz Zeki Gülyiyen'i idare ediyorduk, bir Zeki Gülyiyen daha istemiyoruz" gibi cümleleri ancak onun ölümünden sonra kurabilmişlerdir. 

Yıllar sonra o gün hakkında duygu ve düşüncelerini paylaşan liderimiz sn. Tolgahan Gülyiyen’in bu kişilere 11 yıl önce verdiği cevabın tamamını en alta sizlerle paylaşıyoruz.

Ayrıca sayın Tolgahan Gülyiyen 26-30 Ağustos 2009 tarihileri arasında şahsına Türk mutfağı davasını savunduğu için yapılan tüm tehditlerin yıl dönümünde şu ifadeleri kullandı.

TEHDİTLERİNİN YIL DÖNÜMÜNDE "SİLDİKLERİ GİBİ SİLİNİP GİDERLER" DEDİ.

“26-30 Ağustos Türk mutfağının zafer bayramıdır. Bu bir zihniyete karşı kazanmış olduğumuz zaferin günüdür. Silinirsin dediler ancak rızkı veren Allah idi. Silemediler. Ben elbette onları Allah’a havale etmiştim. Ancak haklarına girdikleri insanların nasıl ekmekleriyle oynamışlarsa, nasıl başkalarının haklarına girerek bir yerlere gelmişlerse, kısacası kendi deyimleriyle nasıl piyasadan adam silmişlerse; bir gün sildikleri gibi silineceklerinden kesinlikle zerre şüphem yoktur."

Bu gün 26 ve 30 Ağustos bizim zafer bayramımızdır. Tüm Türk mutfağı şeflerimizin Zafer bayramı kutlu olsun.”

Sayın Tolgahan Gülyiyen’in 26 Ağustos 2009 günü piyasadan silinirsin tehditlerine olan 11 yıl önceki cevabını sizlerle paylaşıyoruz.

26 AĞUSTOS 2009 TARİHİNDE "PİYASADAN SİLİNİR GİDERSİN" TEHDİTLERİNE KARŞI LİDERİMİZİN 11 YIL ÖNCEKİ CEVABI

27 AĞUSTOS 2009

HÜKMÜ HAKKIMDA ALLAH VERİR, SİZ DEĞİL !

İlk önce şunu diyeceğim; rızkı veren ALLAH'tır. Sizin silinir gidersin demeniz , ya da avukattı mahkeme idi bunlardan çekinmiyorum bunu bilin. Hükümü hakkımda ALLAH verir siz değil.

Sadece camiya'da saygı duyduğum bazıları nedeni ile yazacaklarımı yayımlatmıcağım. Ama bunları elimde de tutacağım. Bunlarıda bilin. Yoksa sizi ifşa etmekten çekinmezdim. Bunuda en iyi şekilde her haberleşme teknolojisini kullanarak yapardım. Bunda engelleyemezdiniz.

NASİYAT DİNLERİM AMA SİZİN TAFSİYENİZİ DEĞİL

Siz hatır sever birisiniz bende büyüklerime saygı duyan birisiyim nasiyat dinlerim ama sizinkini değil saygı değer büyüklerimin, insanların bu konuyla ilgili nasiyatını dinledim. Babam beni saygılı olarak yetiştirdi. İnsanları kırmayı değil kazanmayı amaçlıyorum. Benim tepkim ****** beyin çok yanlış şekilde usta-çırak ilişkisine bile zarar verecek şekilde, geldiği yeri unutacak tarzda yazdıklarınadır. Bunlarla ilgili yazacağım yazılardan yola çıkarak mahkeme olmuş olsaydı herhalde hakim bey dese dese bana aferim derdi:...Ben kalemi nasıl kullanması gerektiğini az çok bilirim. Sizinle ilgili bir sorunum yok. Sorun olmasını istemiyorum bunuda bilmenizi isterim. Zaten diyeceğimi de dedim...

40 YAŞINDA YAPTIĞINIZ YANLIŞTIR...HER DOĞRU HER YERDE SÖYLENMEZ DEYİP DOĞRULARI NİYE SAKLIYORSUNUZ?

Varın siz istediğiniz gibi yorum değiştirerek yazı yazın orada önemli değil. Ama yaptığınızı doğru karakter olarak bulduğunuzuda idda ediyorsanız 40 yaşında biri olarak yaptığınız yanlıştır. Bana yalanı sevmem dediniz bunlardan yola çıkarak ve ramazan münasebeti ile oruçlu olarak soruyorum yalanı sevmeyen biriyseniz her doğru her yerde söylenmez deyip doğruları niye saklıyorsunuz ki? Birde bana delikanlı ol diyerek bunu yapıyorsunuz. Hangisi ayıp? benim doğru olarak bildiğimi yazmam mı sizin yaptığınız mı...

SİZ İNSANLARI KAYIRARAK SIRF AKRABADIR DİYE GERÇEKLERİ GİZLEDİNİZ

Bana ayıp oluyor, İsmimi kullanma gibi birşey demediniz...Demiş olsaydınız dediğim gibi isminizi kullanmadan yorum yapardım. Siz insanları kayırarak, sırf akrabadır diye gerçekleri gizlediniz...Gerçekleri bilen olarak ALLAH yeter, şait olarak ALLAH yeter. Siz fikrimiz aynı dediniz, hayır fikrimiz aynı değil, siz Türk mutfağı ile ilgili yazdıklarımı gerçekten desteklemiş olsaydınız bana bunları bu şekilde yazmazdınız.

ALLAH'a havale ediyorum...dünya gelip geçici bir gün sizde bundan suale tutulursunuz...

Yeni görevinizde başarılar dilerim...hoşçakalın

TÜRK MUTFAĞI DİRİLİŞ HAREKETİ